Tuesday, December 31, 2013

Yilin Son Yazisi


Biraz kisa olacak bastan soyleyeyim. Butun yilin muhakemesini falan yapmadim henuz. Vaktim olmadi. Zaten suanda isten yaziyorum. Yeni geldi, bir ay oldu, iki ay oldu derken kocaman bir yili daha devirdik. Zaman bildigi hizda akip gidiyor ve bizim elimizden bir sey gelmiyor hep soyledigim gibi. Ona ayak uydurmak bizim elimizde.
Yine de yazarken bu yil olan bitenler gozumun onune geliyor. Klise olacak ama yeni yilda herkes ama herkes icin saglik diliyorum! Babacigimin 2013 un baslarinda sagligina kavustu derken tekrar hastalanmasi, nekehat donemi vs. yasadiklarimizi dusunuyorum da... Ben cogunda ailemden uzaktaydim tabi yardimci olamadim dogru durust. Allah herkese saglik versin bu yeni yilda. Hastalara da sifa versin en tez zamanda!
Umarim yeni yilla birlikte yuzumuzu gulumseten olaylar yasariz. Sevdiklerimiz yanimizda olur. Cocuklarimiz 2 yas - 3 yas sendromu falan yasamazlar. Ay kapanisi gibi bir stres olmaz. Doktora yeterlilik sinavi gibi stresli bir sinav kalmaz.. Bu listeyi boyle uzatip isi geyik haline donusturebilirim. Ama dur yapmiyorum biraktim. Yeni yil hos olsun, guzel olsun, bizi cok zorlamasin, uzmesin iste!

2013 un son tarifini de ekleyip kacayim ben. Tarifi birkac arkadas icin yayinliyorum belki faydasi olur. Efendim Amerika'da katki maddesi olmayan ekmek bulmak cok zor malum.Olani da pahaliya kaciyor ekmek yemeyi ne kadar sevdigimiz dusunulurse. Farkli birkac ekmek tarifim var.Ama bu en basiti ve az malzemeli olani. Ekmek yapma makinamin tarifini zamanla oynayarak bir tarif olusturdum.

Beyaz Ekmek tarifi:

3 cup un ( arada 2 cup beyaz un + 1 cup kepekli un olarak kepekli ekmek de yapiyorum)
1 + 1/3 cup ilik su
2 tatli kasigi maya
2 tatli kasigi seker
1 tatli kasigi (silme ) tuz
2 yemek kasigi sut
2 yemek kasigi zeytin yag

Islem basit, once maya ve sekeri sivilarla karistiriyoruz. (sevgili mikserimle yapiyorum tabi bu kismi) Uzerine unu ilave edip tuzu unun uzerine koyup yoguruyoruz guzelce.(burasini da o yapiyor canim...) Yogurma surasi benim gibi mikser kullananlar 3-4 dakika,elde yoguranlar da 10 dakika civari olacaktir. Odanin sicakligina gore degisektir sure ama yarim saat - bir saat kadar agzi kapali bir kapta bekletiyoruz hamuru ki kabarsin, hamur kendine gelsin. Sonrasinda nasil sekil vermek isterseniz size kalmis. Ben bu ara hamuru 8-9 parcaya ayirip yuvarliyorum. Hamburger ekmegi gibi ekmekcikler oluyor.Esim ve benim icini doldurup ise veya okula goturmesi kolay oluyor boylelikle. Sekil verdikten sonra 20 dakika daha tepside bekletip onceden 425 F 'ta isinmis olan firinda pisiriyoruz. Pisme suresi cok surmuyor 15-20 dakika en fazla. Firina gore degisiyor her zamanki gibi.Gazli firin kullanirken alttaki izgaraya kucuk bir kapta su koyuyordum ki cok sert bir ekmek olmasin.Suanki firinimda bunu yapmama gerek kalmiyor.Yumusacik ekmekciklerim oluyor.Ekmekler soguyunca fazla olan kismi (ertesi gun yiyeceklerimizi bile) posetleyip buzluga koyuyorum.Aksi takdirde bayatliyor. Ne de olsa icine fazla malzeme konulmuyor. Cabuk bayatlamasi normal bence.

Pazar aksami hamuru biraz fazla yapip bir kismina patatesli ic koymustum.Ortaya yumusacik patatesli corekcikler cikti (esime gore kete) Ama ekstradan yag falan koymadim.Hamurdan parcalar koparip unla biraz acip harcini koydum ve rulo yaptim. Uzerine yumurta sarisi surup pisirdim. Peynirli de yapmistim daha once ama bizim favorimiz patatesli olani.
Denemek isteyene afiyet olsun efendim!
2014'te gorusmek uzere...

Thursday, December 26, 2013

Turk' un Emzikle Imtihani


Evet, uzunca bir ara oldu. Hesapta olmayan isler girdi araya. Memleketin civisi cikmis dedirten hadiseler ortaya cikti.Icimden bir sure yazmak gelmedi ne yalan soyleyeyim. Ortada daha karisik ve onemli meseleler varken burda kendimce sorunlarimi veya tariflerimi yazmak garip geldi bana.
Ama sonra dusundum ki bu benim gunlugum. Istedigim konuyu da yazarim.Nokta...
Yine de konuya gecmeden iki cift lafim var. Allah' in adaleti sasmaz. Burda veya diger trafata hepimiz yaptiklarimizin hesabini verecegiz. Bir ulkenin yonetim kademesindeki insanlarin daha hassas olmasini beklerdim. Cunku yapacaklari en ufak taviz milyonlarca insanin hakkina girmelerine neden olacak. Ben sahsen bu durumdan cok korkarim. Kalplerinde azicik Allah korkusu olan insanlarin bundan cekinmelerini beklerdim. Bakalim bizi daha nasil gunler bekliyor... Endiseliyim ulkem adina.

Diger taraftan kendi kucuk dunyamda neler oluyor derseniz; her tatilde olan sey bu yil da tekrarladi. Noel tatilinde hastalandim.Esim de hasta olunca ev revire dondu. Cok sukur ben cabuk atlattim ama esim hala toparlayamadi kendini. Tatilden birsey anlamadik sozun ozu.

Ise gitmeyip evden calistigim icin ve Noel tatilini de firsat bilip bizim ufakligi emzikten ayirma girisiminde bulunduk. Anne ve baba karar verdi gectigimiz Cumartesi. Baba, annenin onerisiyle bir tane emzigi kesti ve digerlerini bulunmamak uzere sakladi. Anne daha once blogcuanne.com'daki bir yazi uzerine hafizasina not etmisti bu yontemi.Sanki her cocuk ayniydi!

"Aaaa emmi broken, broken" diyen Yaya yarim da olsa aldi agzina ve daha bir baglandi sanki o gun. Biz de kararimizdan donmek yok dedik, onu da attik cope "emmi yok artik, gitmis emmi" dedik ertesi gun. Bizim evde emmi = amca degil tabi, emzik yerine kullanilan bir sozcuk. Kuzum 5 gun oldu ama hala unutmadi. Ozellikle uyuyacagi zaman cok ariyor, soruyor. En cok da resmen cocuk agit yakar gibi agliyor ve ben oylece dinliyorum, gecmesini bekliyorum o koyuyor insana. Bir anne olarak can acitan bir durummus gercekten. Ama onun yararina oldugu icin katlaniyorum. Hem cene yapisinin degismemesi icin doktoru da tavsiye etmisti. Bir de agzinda emzikle konusmaya baslamisti son gunlerle kuzum ki cenesi salyadan kizariyordu.
Oysaki sussun diye cocugun agzina ben tikmistim dogdugu zaman. Ustelik begendigi emzigi buluncaya kadar pek cok markayi da denemek durumunda kalmistim.Ne yalan soyliyeyim faydasini da gordum hani. Simdi de yalvar yakar biraktirmaya calisiyorum.
Durumlar boyle sayin okuyucu. Imtihan hala bitmedi. Ancak gun icinde o kadar sormuyor kuzum. Bunu da atlatacagiz hayirlisiyla insallah.

Monday, December 9, 2013

Bakkus Kurabiye




Internette resimlerini gorup seviyodum baykus kurabiyeleri. Amaannn cok ugrastirici vaktim yok benim deyip gecistiriyordum.Taki gecen Cumartesi gecesine kadar...
Aslinda soyle bir askam yasadim. Oglumu uyutup asagiya salona indigimde saat sadece 9.30 du ama ben hicbirsey yapmak istemiyordum. Hafif uyku modundaydim. Yillar sonra tekrar Turk dizisi takip etmeye basladim ve son bolumunu izlemedigim aklima geldi. Aramizda Kalsin'i buyuk keyifle izliyorum bu ara.Yani gulduruyor iste... Stres atiyorsun, uykunu kaciriyorsun vs. Binnur Kaya tek basina yeterli bana gore. Dizi bittiginde saat 11.30 du ve benim uykum kacmisti iste.Ne yapsam diye dusunurken ertesi sabah bir arkadasa kahvaltiya davetli oldugumuzu hatirlayip ogluna guzel bir surpriz olacagini dusundum baykus kurabiyelerin.
Ise koyuldugumda saat 12 olmustu bile. Oglum uyuyor, esim ders calisiyor benim de canim muzik dinlemek istiyordu bir yandan. Esim sagolsun bana kirmizi bir kulaklik almis:-) Rengine sasirmadiniz degil mi? Kablosuz kulaklik meger ne kolaylikmis. Taktim kulaklarima, actim sevgili Leman Sam'in en guzel sarkilarini kimseyi rahatsiz etmedim guzel guzel hamurumu yogurdum.Ohh sefam olsun :-)
Geyik bir yana hic de geregi yoktu ki diye dusunuyordum ama kocacim iyi dusunmus, pek bi begendim kirmiziyi.Hala konuya giremedigimin farkindayim.
Tarifi zeytinagaci.blogspot.com 'dan alip uyarladim. Vaktiniz olursa inceleyin derim. Bu zaman kadar buradan uyguladigim tariflerde hep basarili oldum. Pita ekmeginin tarifini de buradan bulmustum.Neyse onu baska bir zaman yazarim insallah. Sevgili Asli Hanim'in tarifinin yarisini uygulama calisirken bakin neler kullandim;

1 stick tereyag (yaklasik 113 gr)
1 yumurta
1 cay bardagindan 1 parmak eksik pudra sekeri
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
Aldigi kadar un (2-3 cay bardagi)
* orjinal tarifta kakao da vardi ama ben kullanmadim.

Gozleri icin cikolata damlalari (32 adet)
Burun icin badem (16 adet)
* orjinalinde kabuklu badem vardi ama evde kabuksuz badem olunca ben de onu kullandim.

Un haric tum malzemeler karistirilip yavas yavas unu ekleyip guzelce yumusak bir hamur yoguruyoruz.Mikserimde degil elde yogurdum bu hamuru.Tezgahin uzerinde merdane ile hamurumuzu aciyoruz.(Kalinligi 3-4mm civari olsun) Cay bardaginin agzi ile yuvarlak parcalar elde ediyoruz. Aralarinda kalan hamurlardan minik toplar yapip goz yapiminda kullaniyoruz. Catalin ucu ile de cizik atip tepsiye yerlestiriyoruz. Kurdan kullanmak istege bagli. Belki cocugunuz lolipop misali elinde tutup yemek ister:)
Onceden isitilmis firinda (350 F) 15 dakikayi gecmeyecek sekilde pisiriyoruz.
Bu malzemelerle 16 adet baykus kurabiye cikiyor.
Sunlarin sirinligune bakin lutfen:-)


Biz tadini cok begendik. Sevgili Deniz de pek bi begendi soylemesi ayip :) Mission completed yani! Ayrica bizim ufaklik da bir tanesini tirtikladi ki bu Kayra testini gectigimi gosterir. Bu benim icin cok onemli sevgili dostlar. Oglum bir seyi begendiyse onu gercekten guzel yapmisim demektir. Bu yasta hassas bir burnu ve tat alma becerisi var.
Saat 1 itibariyle hala calisan kocaya da glikoz takviyesi yapmak gerek degil mi? Bu da onun icindi.Afiyetle!

Wednesday, December 4, 2013

Scone versem yer misiniz?



Bana gore "scone" un Turkce karsiligi corek degil.O yuzden Ingilizce yazacagim kusura bakmayin. 
En azindan bu tarif tatli oldugundan corek demek icimden gelmiyor.
Hatirliyorum da ilk scone u bundan yillar yillar once Ingiltere'de yemistim. Ohhh bol tereyegli ve peynirliydi.Ona corek diyebilirim iste.Sicak sicak cayin yaninda cok guzel gitmisti. Tabi sonra unutmusum onu.
Ta ki Starbucks' taki yabanmersinli scone larin kahve ile ne guzel ikili oldugunu fark edinceye kadar... Ben uzunca bir sure kocaman scone lara hic de azimsanmayacak para odedim:( Hem de kac kalori oldugunu bile bile yiyordum. Bir ay kadar once zahmet edip de tarifine bakayim dedim. Internette pek cok tarif var.Kimi yumurta kullanmis kimi kullanmamis.Ben en basitini, en az malzemeki olanini sectim :) Istedigim tarifi foodnetwork.com'da buldum. Ancak kendimce eklemeler yaptim. Oradaki tarife gore icine cok az seker koyup uzerine ekstra pudra sekeri, tereyagi ve limon suyu ile sos yapiyorsun. Basit olan guzel olandir mantigindan yola cikarak bana gore gayet lezzetli bir scone tarifim oldu. Bu ara yaban mersinleri oldukca pahali o yuzden taze meyve ile yapmadim henuz. Kilerdeki kuru meyveleri bitiriyorum bu tarifle. Kuru nar, kuru uzum ve cikolata parcalari su ana kadar kullandiklarim.Malzemelerimiz soyle;

2 cup + tezgaha serpmek icin biraz daha un
5 yemek kasigi seker
5 yemek kasigi (70 gr. civari) tereyag
1 paket kabartma tozu
1 cay kasigi tuz
1 cup + biraz da uzerlerine surmek icin sivi krema
1 cup yaban mersini veya 1/2 cup kuru meyve

Oncelikle kuru malzemeleri bir kapta guzelce karistiralim. Unumuz havalansin. Soguk tereyagini kup kup dograyip ilave edelim. Una iyice karismasini saglayalim. Puf noktasi sanirim burasi. Tereyaginin una iyice yedirilmesi gerek.Taze veya kuru meyveyi de ilave edip una karistiralim.En son kremayi ekleyip kuru yer kalmayincaya dek karistiralim.Oyle diger kurabiye hamurlari gibi yogurmak gerekmiyor.Bir iki dakika karistirmak yeterli.Yumusak, biraz ele yapisan bir hamur oluyor.Hafif unlanmis tezgaha koyup sekil vermek icin elimizle uzerine bastiriyoruz. Isterseniz dikdortgen prizma yapip bicakla ucgen seklinde kesebilirsiniz. Ya da benim gibi kurabiye kaliplariyla yuvarlak sekil verebilirsiniz. Uzerlerine yumurta sarisi surer gibi krema surup onceden isitilmis (400 F) firinda yaklasik 20-25 dk. pisiriyoruz.
Yine ayni seyi yazacagim, firindan firina fark edebilir en iyisi kontrol edip kurdan testi yapmak.

Sonuc ise kurabiye kadar sert degil ama kek kadar yumusak degil, cayi veya kahveyi tamamlayici guzel bir lezzet. Afiyet olsun efendim!


Tuesday, December 3, 2013

"Gunes Yine Dogacak"


...
 
"Gökyüzü içimizde,
dilimizde türküler.
Yürekleri coşturur,
bu deyişler, maniler.
Çekilen bunca emek,
ağlamak, gülümsemek,
amacımız hep aynı,
insana insan demek…
Ne din, ne dil ayırsın,
insanı birbirinden…
Sussun bütün silahlar,
susuversin aniden…
Haydi; eller birleşsin,
kardeşlik halayında…
Yürekler kenetlensin,
yarının şafağında…
Barışa halay dursun,
bütün kızlar, erkekler;
Doğu-Batı demeden,
kenetlensin bilekler…
Elini uzat bana,
güzel gün geri gelsin…
Barış sözcükleriyle,
bu dünya temizlensin…
Haydi; eller birleşsin,
kardeşlik halayında…
Yürekler kenetlensin,
yarının şafağında…
Kardeşliktir, barıştır;
insana yakışan şey…
Herkes kardeş olacak…
Güneş yine doğacak!"
 
Ne guzel dile getirmis Zulfu Livaneli... Yuregine, kalemine saglik.