Tuesday, March 18, 2014

18 Mart...






Bu vatan icin hic dusunmeden canini vermis milyonlarca sehidimize bugun bir Fatiha'yi cok gormeyelim.

Canakkale Savasi sirasinda 5. Ordu komutanligi yapmis maresal Liman von Sanders bakin ne yazmis;

"Bir asker için mutluluk denen bir şey varsa, Türk’lerle omuz omuza savaşmaktır diyebilirim. Fakir insanlardı; buğday kırığından yapılmış çorba en önemli yemekleriydi; sağlıksız su içerlerdi; çamur barınaklarda yatarlardı; fakat en modern silah ve araçlarla donanmışdüşmanlarına karşı aslanlar gibi savaşırlardı… Bu insanların kalplerinde sadece ve sadece ulvî bir vatan sevgisi vardır. Ölüme onlar kadar gülümseyerek giden bir millet ferdi daha göremedim” 
( Mehmet Niyazi, Canakkale Mahseri - Otuken Yayinlari)

Bir de sevgili Mehmet Akif'ten meshur Canakkale Sehitleri adli siirinin bir bolumunu paylasmak istedim. Bu siir beni cocukluguma goturur hep. Okumasini cok sevdigim bir siirdir ve evet ezberlemistim ben bu siiri taa ilk okuldayken.
....

Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.

....

Monday, March 10, 2014

Kahve Bahane...

Asil yazma amacim farkli desem de blogumda Turk kahvesi tarifinin olmasini istiyordum ne zamandir. Mis gibi taze kavrulmus icinde de sakiz aromasi bulunan kahveye kocam bile hayir diyemedi ki kendisi bir Erzurumlu olarak cay tiryakisidir ;-)

Genelde evde yaparken su yerine sut kullaniyorum ben.Kabul etmek gerek sert bir kahve Turk kahvesi.Ama cok sekerli de icemiyorum. Sut bu nedenle benim icin iyi bir kurtarici oluyor.
Gerekli malzemeleri yazmak biraz garip kacti simdi, canim kahve iste daha ne olsun demiyecegim elbette.

- Cezve
- Kac fincan yapilacaksa o olcude su/sut
- Kac fincan yapilacaksa o kadar cay kasigi dolu dolu kahve (ben TR'den sakizli Turk kahvesi getirdigim icin onu kullandim,sade de olabilir)
- Kac fincan yapilacaksa o olcude seker (orta sekerin azini seviyorum ben yani yarim cay kasigi seker kisi basi)

Cezveye once kahve ve seker ardindan su/sut ilave edilip kasikla karistirilir. Orta atese pismeye birakilir ki bu arada karistirilmamalidir. Uzerindeki kopukler kabarmaya basladiginda cezve ocaktan cekilip kopukler kasik yardimiyla fincanlara paylastirilir. Kahvenin kalan kismi tekrar ocagin uzerine konularak kaynamasi saglanir. Cok degil bir kez daha kabarinca ocagi kapatip cezvedeki kahveyi fincanlara bosaltabiliriz. Benim metodum bu arkadaslar. Gonul ister ki soyle kozde agir agir pisireyim kahveyi... Oylesi daha makbul olur ama sartlar diyelim biz. Boylesi de daha pratik ;-))


Bazen keyif olur bana kahve bazen de bas agrisini gidermede ilac olur kendisi. Bazen sade icilir bazen de resimdeki gibi guzellikler eslik eder. Neredeyse 500 yildir bizimle ozdeslesmis olan (Osmanli'ya gelisini dusunerek yazdim) bu yontemi, bu kahve turunu arada hatirlamak ve tuketmek gerek diye dusunuyorum. Unutulmasina izin vermeyelim lutfen...

Taa yazinin en basinda soyleyecekken en sonuna kalan haber su sevgili okuyucu: Ben deniz dusundu tasindi, bu blogu hem Turkce hem de Ingizce halinde goruntuleyemeyecegine karar verdi. Bugun itibariyle baska bir blogum daha oldu. Burada da kendimden ama ozellikle tariflerden soz etmeye calisacagim. Ancak yazilar Ingilizce olacak. Turkce bilmeyen veya anlamakta zorluk ceken arkadaslara da bir nebze olsun yardimci olabilecegimi dusunuyorum boylelikle. http://fromsevcanskitchen.blogspot.com/ da adresim. Reklam gibi oldu ama benden haberler bu kadar.

Wednesday, March 5, 2014

Geldik Biz...

Hem de geleli bir hafta oldu. Ancak tahmin edilecegi uzere yogun bir is ortami beni beklediginden ancak firsat bulabildim. Bir de jet lag ve hastalikla ugras derken dogru durust dinlenemedim galiba henuz. Neyse sagsalim gidip geldik cok sukur...

Biz yokken burada kis tum hizla kendini hissetirirken bahardan kalma gunleri yasadik ana yurtta oglusumla. Bunun tadini da cikarttik dogrusu. Gunesi hissetmek, montsuz dolasmak pek bi guzel oldu hani ;-) Nispet yapmiyorum ne kadar ozlemisim onu anlatmaya calisiyorum.

Birkac gun sonra 29. ayini dolduracak oglumda gozlemledigim seyleri buraya not almak istiyorum ki ileride hatirlayayim. Artik daha cok konusmaya basladi sanki. Cumleleri birbirine baglayarak anlatabiliyor. Neden- sonuc iliskisi kurabiliyor. Neden ve Nereye gitti seklinde sorular da soruyor. Ogretmenleri 2 haftalik aradan sonra daha cok konustugunu soyluyorlar. Onlarla Ingilizce konusuyormus. Bizimle Turkce agirlikli karisik bir dilde konusuyor. Olumsuz cumlelerin cogunu "yok" ile kursa da bazi sozcuklere "-me-ma" getirebiliyor.
Bizim hosumuza giden tam telafuz edemedigi bazi sozcukler soyle ;-)

Hayyaa hayya ; Allah Allah
Naapma ; yapma (genelde kizdigi zaman soyler. Orn; yerine koyamadigi yap boz parcasina " puzzle naapma!" diye kizar.)
Hi matina ; is makinasi ( ki ne kadar cok sevdigini belirmem gerek, yolda gorunce cok mutlu oluyor)
Hesikopper ; helikopter
Yatana ; yatak
Izleem ; izlemek istiyorum
Mini mini ; kucuk yerine kullaniliyor, orn: mini mini yumurta (bildircin yumurtasi)
Faydir fen ; spider man (orumcek adam karakteri)

Aklima ilk gelenler bunlar. Orumcek adam sevgisi sinir tanimiyor. Her turlu aksesuar ve kiyafetleri alinip hep kullanilmak, giyilmek isteniyor. Tabi hala Thomas ve arkadaslari da revacta.

Yegenimle de acik havada bolca vakit gecirdiler, elimizden geldigince parkta oynattik bu ikiliyi. En buyuk zevkleri anneannenin tavuklarini yemlemekti.Evden asagi inip "hi tavuk" diyen bir Yaya dusunun.Sonra tavuklara verilmesi gereken gobek marulun merak edilip kutur kutur yendigini hayal edin;-) Ya da yiyecegi yumurtalari kumesten alip yukari cikarip mutafa goturen mini mini bir kuzucuk...

Gittigimiz ilk gun cekilmis bir resim burada kayda gecsin istedim. Iki kuzen top oynamada veya topu paylasmada pek basarili degildi dogrusu.Yaslarindan beklenilen davranisi sergilediler diyelim biz ;-)


Diger resimler de ellerimle yapilmis ispanakli borekler. Bana gore boreklerin sahidir ispanakli borek veya otlu borek... Her turlusunu yerim ama ispanaklinin yeri baskadir.Ustteki boregi haftasonu yaptim TR'den getirdigim incecik yufkalarla. Buradaki yufkalar cok kalin oldugu icin onlarla gul boregi yapmayi denemedim hic. Alttaki boregi daha eskiden yapmis ve fotograflamistim. Herkesin kendine has borek yapma teknigi vardir diye dusnuyorum. Ben mumkun oldugunca az yag kullanmaya calisiyorum. Ille de tarif olsun derseniz soyle efendim;

Ispanakli Gul Boregi;

6 adet yufka
1 kilo ispanak
1 adet buyuk kuru sogan
Tuz, karabiber, kirmizi biber
Ispanagi kavurmak icin 3 kasik sivi yag
Bir miktar su

Sosu icin;
1 su bardagi yogurt
2 yumurta
1/4 su bardagi sivi yag

Uzeri icin corek otu

Ispanak ve dogranmis sogani 3-4 dakika kavurup baharaklarini ekleyip ocaktan aliyoruz.
Yufkalari acip her birini dorde boluyoruz. Genis kisma harctan koyup sariyoruz ve gul seklini veriyoruz. Yapismasi icin ucunu suyla islatiyoruz.Her birinin uzerine hazirladigimiz sostan koyup uzerine corek otu/susam (istege bagli) serpistirip 400F'te uzerleri kizarincaya kadar pisiriyoruz.

Ispanakli Tepsi Boregi;

1 paket yufka (Amerika'daki yufka paketleri genelde 3 lu oluyor)
1 kilo ispanak
1 adet buyuk kuru sogan
Tuz, karabiber, kirmizi biber
Ispanagi kavurmak icin 3 kasik sivi yag

Sosu icin;
1 su bardagi sut
2 yumurta
1/4 su bardagi sivi yag

Uzeri icin corek otu

Ispanak ve dogranmis sogani 3-4 dakika kavurup baharaklarini ekleyip ocaktan aliyoruz. Yaglanmis 9"-13" veya 10"-14" dikdortgen tepsimize yufkalarin yarisini diziyoruz. Muntazam olmasina gerek yok, pisince fark edilmiyor. Ic harcimizi orta kata yayip kalan yufkalari uzerine tekrar diziyoruz. Boregi dilimledikten sonra 1 yumurtanin sarisini ayirip sos malzemelerini cirpiyoruz ve sosunu her yere esit gelecek sekilde dokuyoruz. Ayirmis oldugumuz yumurta sarisini da firca ile dilimlerin uzerine suruyoruz. Uzerine corek otu / susam serpistirip 400F'te uzeri kizarincaya kadar pisiriyoruz.

Pisirmeden dilimlememin sebebi sosun aralara dagilmasini saglamak.Aksi takdirde yufkalar cok sert oluyor. Tabi pistikten sonra dilimlemek daha kolay oluyor boylelikle.

Bu tarifler peynirli, patatesli ve kiymali borekler icin de gecerlidir. Onlar icin ayrica bir tarifim yok dogrusu :) Ucgen yufka ile yaptigim citir borekler veya baklava yufkasiyla yaptiklarim haric.

Denemek isteyenlere simdiden afiyet olsun!